Bazı annelerin çocukları için kurduğu cümlelerde “BİZ”li ifadelere yer verdiğine şahit oluyorum.
ÖRNEĞİN :
“Babamız eve geç geliyor”
“Okulumuza pek alışamadık”
“Ödevlerimizi yapmak istemiyoruz”
DOĞRU CÜMLELER ŞU ŞEKİLDE OLMALIDIR:
“Babası geç geliyor”
“Kızım okuluna pek alışamadı”
“Oğlum ödevlerini yapmak istemiyor”
DEĞERLİ ANNE BABALAR
Birey olmak, ben olmaktan geçer. İlk bireysellik adımımız anne memesinden ayrıldığımız andır. Zira o vakte kadar bebek için benlik algısı, anne ve kendisidir yani “BİZ” oluşumundan ibarettir. Lakin “Benlik Yolculuğu” bebeğin anne karnından dünyaya geçişi, göbek bağıdan kopuşu, kucaktan inip ayaklanması şeklinde hep bir ayrılık barındırır. Bu ayrılıklar “BEN” olmaya götüren geçişlerdir.
Benlik algısının gelişimi çocuğun kendine ne kadar yetebildiğine inanmasıyla, kendini ne kadar değerli görmesiyle oluşur. Yani benlik algısı bireyselleşme ihtiyacı karşılandığı kadar güçlüdür.
Çocuğa gösterilen kaygılı, korumacı ve müdahaleci yaklaşımlar çocukta benlik algısı oluşumuna zarar verir ve çocuğun bireyselleşme çabalarını yavaşlatır.
Dolayısıyla çocuklarımız hakkında kurduğumuz cümlelerden tutun, başlarına bir iş geldiğinde vereceğimiz tepkilerimize kadar tüm yaklaşımlarımız çocuğumuzun birey olmasında birer etkidir. Zira “BİZ” olmaktan çıkamazsak, “ben” olmamız mümkün değildir. Kimseye bağımlı olmadan yaşam sürmemiz, birey olduğumuzu ne kadar hissederek yaşamamıza ve benlik algımızın ne kadar güçlü olduğuna bağlıdır.
Müjde Yahşi